Ülkemizde 2025 yılı ‘’Aile yılı’’ olarak ilan edilmiştir. 15-21 Mayıs tarihleri ise tüm dünyada
‘’Aile Haftası’’ olarak kutlanmaktadır.
Peygamberimiz (asm) varlık aleminde her bir âlemi nurlandırdığı gibi, aile konusundaki nasihatleriyle
evlerimizi de nurlandırıyor. Kadını erkeği kul olma çerçevesinde gerçek vazifelerine yönlendirerek
aileyi muhtemel kargaşalardan uzaklaştırıyor.
“Felâket ve helâket asrı”nın insanları olarak her alandaki kavram kargaşasının ailelerimizde de
yaşandığı bir gerçek. Modern hayatın kadın ve erkeğe biçtiği kalıplar hassas dengeleri bozdu.
Dijital aile
Evde televizyon ve internetin merkeze alınması, mahalle-komşuluk kültürünün zamanla yitirilmesi,
çocukların arkadaşlarıyla oyun oynayacağı alanların azalması, sanal oyunlara yönelmesi gibi pek çok
faktörün de etkisiyle aile adeta digital hale gelmiş durumda.
Evlenme yaşının giderek yükseldiği, boşanmaların arttığı, çocuk sayısının azaldığı, aile büyüklerinin
unutulduğu, fertlerin aile mesuliyetini almaktan çekindiği, aile içi şiddet olaylarının cinnet boyutuna
vardığı bir ortamda âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamberimizin (asm) nasihatlerine kulak
vermek gibisi var mı?
Muhabbet, samimiyet, şefkat
“Kişinin Cenneti evidir” diyen Peygamberimizin (asm) aile hayatı on dört asır boyunca bütün
mü’minlere model oluşturmuştur. O (asm), aile Cennetinin meşrû temeller üzerine bina edilmesini
istemiş, nikâhı tavsiye etmiştir. Nikâh bütün peygamberlerin yolu, Resulullahın (asm) sünneti, erkek
ve kadının edebi, insanı hayvanlardan ayıran bir imtiyazdır. Nesillerin yetişmesi, ailenin muhafazası,
insanlık haysiyetinin korunması bakımından vazgeçilmezdir.
Rabbimiz, eşler arasındaki muhabbet ve şefkati rahmetin delillerinden olarak tefekkür edilmesini ister
(Rum Sûresi, 21.)
Muhabbet, hürmet ve samimiyet ailede temel esaslardır. Peygamberimizin (asm) ve Sahabelerinin aile
hayatı bunun binlerce canlı örneği olarak bize model teşkil etmektedir.
Peygamberimiz (asm) “Veda Hutbesi”nde bile erkeklere kadınları “emanet” olarak vasiyet etmiştir:
“Ey insanlar! Kadınların hakkına riayet ediniz! Onlara şefkat ve sevgi ile muamele ediniz! Onlar
hakkında Allah’tan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları Allah emaneti olarak aldınız” hadisi
bunlardan biridir.
Kadınlara tavsiyesi ise imandan kaynaklanan teslim, tevekkül, gayret ile eşinin malına namusuna sahip
çıkmasıdır: “Saliha kadın kocası yüzüne baktığı zaman onu sevindirir. Kocasının meşrû isteklerini
yerine getirir ve onun olmadığı yerde, hem malını, hem de namusunu muhafaza eder.”
Efendimizin (asm) eşlerin her ikisine nasihati ise birbirlerini ibadete teşvik etmeleri, iyi geçinmeleri,
fedakârlıkla birbirlerini desteklemeleridir. Onun (asm) aileye dair nasihatlerinden çıkardığımız genel
netice şudur: Hayatın sıkıntılarında Allah’a tevekkül etmek en büyük kuvvettir. İkinci kuvvet ise
ailemiz, özellikle de eşimizdir.
Hülâsa
Duâmız, hadiste ifade edildiği gibi evlerimizin Cennetimiz olması. Ailede hedef rıza-i İlâhi olduktan,
Peygamberimizi de (asm) bu konuda rehber aldıktan sonra çözülemeyecek hiçbir problem yoktur!
