Komşumuzun listesi, internette gördüğümüz diyetler, 10 günde 10 kilo vermeyi vadeden detokslar gerçekten sağlıklı mı? Bir diyet, haberlerde popüler oldu diye bana gerçekten uygun mu? Benim bedenimi bilmeden, tanımadan, kan tahlillerimi görmeden veya hastalıklarımı analiz etmeden ‘’çok iyi bir diyet’’ diye önerilen programı uygulamam ne kadar doğru?

Teknoloji, internet ve haberleşme çağındayız. Bu durumun artıları yüksekken maalesef yanlış veya gereksiz bilgilerin bize ulaşması da kolaylaşıyor. Özellikle sağlık alanında ortaya çıkan ve akademik bir dayanağı olmayan bilgiler, sağlık sektörünü ticarethane olarak gören kişilerin elinde yönetilmeye açık bir vaziyette. Bilimsel şekilde açıklanamayan ve sağlığı kötü yönde etkilemeye müsait ürünler piyasaya çok hızlı şekilde sürülüyor, birileri tarafından reklamı yapılıyor, durumu iyi analiz etmeyen ve popüler olan her şeyin sağlıklı olduğuna ve ona iyi geleceğine inanan kişiler tarafından satın alınıyor, sonrası maalesef hüsran oluyor.

Bunu bir zayıflama ürünü olarak da düşünebiliriz, bir diyet modeli olarak da. Son zamanlarda popüler olan diyetlere baktığımda ve bununla beraber klinik tecrübelerimi birleştirdiğimde,  eğer bir uzman kontrolünde yapılmazsa nihayetinde kişiye zarar verdiğini görüyorum. Bu diyetler ya yeme bozukluğuna götürüyor ya da bir travmaya dönüşerek tamamen sağlıklı beslenme / diyet modelinden uzaklaşmaya sebep oluyor.

Kişinin yaşam tarzı, kan tahlilleri, yaşı, boyu, mevcut hastalıkları, beslenme alışkanlıkları ve daha önce denediği diyet modelleri incelenmeden yeni bir beslenme programı önermek doğru bir yaklaşım değildir. Kişinin bunu bir uzman kontrolünde yapmadan kendi başına uygulaması da mevcuttaki hastalıklarını daha da körükleme ihtimalini doğurur. Sağlıklı olan her gıda her birey için uygun değildir. Karaciğer yağlanması olan bir kişiye brokoli veya karnabahar önerirken, aynı yaş ve kiloda olan tiroid hastası bireye bu guatrojen etkili gıdaları yasaklayabiliyoruz. Tamamen kişiye özel, parmak izi kadar hassas şekilde programını tasarlıyoruz.

Vücuttaki şeker seviyesi yüksek olan kişilere farklı, kolesterol seviyesi yüksek olan kişilere tamamen farklı bir beslenme modeli oluşturuyoruz. Örneğin şu an popüler olan diyet modeli Carnivore diyetini ele alalım. Direkt yağ yakımını hedefleyen bu diyet modeli tamamen hayvansal beslenmeyi öneriyor. Sebze, tahıl, baklagil, bitkisel yağ gibi sağlıklı içerikleri yasaklarken tamamen kırmızı et, beyaz et, sakatatlar, hayvansal yağları öneriyor. Bu diyet modeli belli bir süre yağ yakımını desteklese de uzun vadede mineral-vitamin eksikliklerini doğurmakta, bağırsakları yavaşlatmakta ve kolesterol-kalp damar hastalık riskini artırmaktadır. Baş ağrısı ve enerji düşüklüğü gibi yan etkileri de görülebilmektedir. Bu diyet modelini hali hazırda kolesterolü, LDL’si ve trigliseridi  yüksek olan biri uygularsa bu değerlerini daha da tetikleyerek kalp damar tıkanıklığına yol açabilir.

Kendimize en uygun sağlıklı beslenme modelini bulabilmek adına mutlaka uzmanlara danışmalı ve herkesin uyguladığı sadece popülerlikten ibaret sağlıkla alakası olmayan diyet modellerinden uzaklaşmalıyız. Her beden farklı nakışlarla işlenmiş ve bize emanet edilmiş bir sanat eseridir. Bu emanete en iyi şekilde bakabilme duası ile…

Diyetisyen Nurbahar Salihoğlu

Kategori: